İzledim: Man of Tai Chi

Keanu Reeves‘in yönetmen koltuğunda oturduğu ayrıca başrolüne de ortak olduğu Man of Tai Chi, uzak doğu sporunu konu alıyor. Film klasik savunma sanatını dövüşmek üzere kullanan bir karakterin hikâyesi. Tüm uzak doğu sporlarını konu edinen filmler gibi klişe. Nedir bu klişe? Bir tane savunma sanatı vardır ve tüm olaylar bunun etrafında gelişir. Peki klişelerin güzel yanı nedir? Klişeler izlenmeye değerdir. Eğer dövüş izlemek istiyorsanız, bunu seviyorsanız izlemenizi tavsiye ederim. Ama yok ben öyle vurdulu kırdılı şeyleri pek sevmem derseniz sağlam bir dramatik hikâyesi olmadığını söyleyebilirim. Ama dövüş sahneleri çok güzeldi. Özellikle en sondaki bölüm sonu canavarı çok iyiydi. Savunma sanatı filmleri gibi, karete konulu filmler gibi filmler arıyorsanız da tavsiye edilir.

Kamera Arkasında ve Önünde Keanu Reeves!

Keanu Reeves abimiz gerçekten bir efsane. Matrix, John Wick, Konstantin, Şeytanın Avukatı… Daha listeyi devam ettirebiliriz. Ancak Keanu Reeves filmleri dediğimizde mutlaka aklımıza ilk olarak bu dört film mutlaka gelecektir. Man of Tai Chi filmini de izledikten sonra blog yazmak için film hakkında biraz yorum okuyayım dedim ve orada gördüğüm üzere bu film Keanu Reeves için ilk uzun metraj yönetmenlik deneyimi olduğunu gördüm. Film görsel açıdan ortalama üzerinde, ayrıca senaristolarak daa Keanu Reeves ismini görüyoruz. Senaryo olarak diğer uzak doğu ve savunma sanatı filmleri arasında biraz hafif kalmış diyebilirim. Fakat ilk defa kötü karakter olarak kameranın önünde, yönetmen olarak kameranın arkasında ve senarist olarak laptop başında Keanu Reeves, Nescafe 3in1 gibi olmuş. Fakat varsa filtre kahve tercihimdir. Hee yoksa Nescafe’yede hayır demem… Ve şekersiz olsun lütfen.

Filmin Senaryosu

Filmde Tai Chi adı verilen savunma sanatının nasıl saldırı sanatı olarak kullanabileceğini izleyeceğiz. Tai Chi yapan arkadaş Pekin’de katıldığı bir yarışma ile ismini duyurmayı başarır. Ancak ustası Tai Chi’yi böyle dövüşlerde kullanmasını pek hoş karşılamaz. Buna istinaden çırak Chen kendini ispat etmek için ustasına karşı gelir ve bu sayede asla geri dönüşü olmayan kendi içsel yolculuğuna çıkar. Bu içsel yolculuk sürecinde kötü adam olan Keanu Reeves abimizin canlandırdığı Donaka Mark karakteri, Chen’i yönlendirecek ve kendi emellerinde kullanabilmesi için onu manipüle edecektir. Bu manipüle çok tahmin edilebilir olduğu için senaryo bize çok önemli bir gizem sağlamıyor. Filmdeki gizem detaylarının hemen hemen hepsi tahmin edilebilir olduğu için ne desem spoiler sayılmaz. Fakat yine de daha fazla detay vermeyeceğim.

İlk başta da dediğim gibi dövüş izlemek istiyorsanız, bunu seviyorsanız izlemenizi tavsiye ederim. Ama yok ben öyle vurdulu kırdılı şeyleri pek sevmem derseniz sağlam bir dramatik hikâyesi olmadığını söyleyebilirim.

Man of Tai Chi Fotoğraf Galerisi