Küfür Etmenin Özgürlüğü ve Sanat Küfür İçin Midir?
11 Aralık 2023Daldım: Sharm El Sheikh – 2. Gün Near Garden ve Temple Reef’Te Tüplü Dalış
24 Aralık 2023Sharm’daki ilk günümüz. Gece uçaktan gelip, yataklarımızda uyuduktan sonra sabahın erken saatlerinde anlaştığımız dalış merkezi olan Circle Divers’tan gelip bizi almalarını bekledik. Sonradan bizim dalış rehberimiz olduğunu öğrendiğimiz biri bir servisle birlikte abim ve beni aldılar sonra bir hotele geçip başka bir dalıcıyı daha alıp dalış merkezine geçtik. Sharm’da en sevdiğim olaylardan biri de bu diyebilirim. Eğer bir etkinlik satın aldıysanız bu etkinlik için sizi olduğunuz yerden gelip alıyorlar ve etkinlik bittikten sonra tekrardan istediğiniz yere bırakıyorlar. Circle Divers Türkiye’de görmediğim şekilde, gerçekten güzel bir dalış merkezi organize etmiş ve bu Sharm’daki dalış ekosisteminin, biz henüz dalışa başlamadan önce ne kadar kaliteli olduğunu gösteriyor. Çünkü eğer böyle bir organizasyon kurduysanız, bu organizasyonu idame ettirmeniz gerekiyor, bu da sürekli yüksek gelir demektir. Sürekli yüksek gelir elde etmekte buranın dalış konusunda sürekli müşteri potansiyeli olduğunu gösterir. Sürekli müşeri varsa bu sadece ucuz olduğu için değildir. Yani dalış o kadar zevkli olacak ki, henüz dalış merkezine geldiğimizde tekrar tekrar Sharm’a gelmek isteyeceğimizin garantisini buradan almış olduk.. Gerçekten de öyle oldu. Zaten tüplü dalış yapıpta Sharm’ın ününü duymayan yoktur. Birde bu ünün yanında böyle kaliteli hizmet ile karşılaşmak. Hem suyun altında, hemde üstünde beni tatmin etti. (Burada biraz reklamcı yanım devreye giriyor. Çünkü bu bahsettiğim şey aslında kurumsal kimliğin ne kadar önemli bir şey olduğunun göstergesi.)
Circle Divers Hakkında
Dalış merkezinden yüzeysel bir şekilde bahsettim ama biraz daha bahsedeceğim. Dalış merkezine geldiğimiz zaman serviste bize eşlik eden rehberimiz Mohamed Shehata 3 kişilik ekibimizin dalış rehberi olarak 3 gün boyunca sadece bizimle ilgilendi. Başından sonuna kadar yanımızdaydı. Dalış merkezine ilk geldiğimizde standart prosüdürleri evrak işlerini gerçekleştirip dalış merkezi ve dalış yerleri hakkında kısa bir brifing gerçekleştirdi. Dalış merkezinde sıcak içecekler, soğuk ve sıcak su ücretsiz. İstediğiniz kadar çay, kahve ve su tüketebiliyorunuz. Soğuk içecekler dolaptan alınıyor ve yine dolapta bir kutu var, içeceğinizin ücretini buraya atıyorsunuz. Size bunları satan her hangi bir kişi bulunmuyor tamamen güven üzerine kurulu bir sistem ve bu beni çok şaşırttı çünkü Sharm’da para kazanılabilecek her şeyden para kazanmaya çalışıyorlar. Her şey ücretli. Dalış Merkezinin yanında bir restoran var. Yine dalış merkezinin bir girişimi olduğunu düşünüyorum. Sabahları eğer dalış merkezine gelirseniz buradan atıştırmalık bir şeyler alabilirsiniz. Fakat biz dalış merkezini sadece ilk gün kayıtta ve son gün çıkarken gördük. Aşağıdaki fotoğrafta gördüğünüz oturma alanında brifingler yapılıyor. Oturma alanının sol tarafındaki büfede yani fotoğrafa baktığımızda ki sol tarafta ki büfede siz kendiniz içeceklerinizi temin edebiliyorsunuz. Sağ tarafta ise dalış malzemelerinizi yıkayacak 3 aşamalı bir havuz mevcut. Fakat sizin yerinize sizin eşyalarınızı temizliyorlar ve son gün temiz bir şekilde teslim ediyorlar.
Sharm’da tüplü dalış yapmak Türkiye’deki gibi değil, özellikle Fethiye’deki gibi hiç değil. Dalış merkezi size sadece ağırlık ve tüp sağlıyor. Eğer nitrox belgeniz varsa nitrox tüplerini ücretsiz olarak kullanabiliyorsunuz fakat bunun dışında aklınıza gelebilecek her ekipman ek ücrete tabi. Bizim dalış bilgisayarlarımız olmadığı için dalış merkezinden kiralamak durumunda kaldık. Dalış bilgisayarı olmadan kimseyi daldırmıyorlar. İlk önce güvenlik. Biz Türkiye’de dalış kıyafeti olmadan şort ve tişörtle dalıyoruz. Burada da o şekilde dalmak istedik ve kabul ettiler. Su sıcaklığı da şortla dalmak için ideal fakat dışarısı biraz serindi. O yüzden dalıştan sonra hemen kurulanmak gerekiyor. Dalış ekipmanlarımızı dalış merkezinde plastik meyve kasasına benzer bir kasaya koyuyoruz. Bu kasaya koymanında bir adabı var bu sayede taşınması daha kolay oluyor. Ardından ekipmanlarınızı düşünmeden sadece dalış yapacağınız yere gidiyorsunuz ve ekipmanlarınız sizden önce orada sizi bekliyor oluyor. Sanarsınız ki ekipmanlar ışınlanmayı bulmuşlar. Bu konuda organizasyonları çok başarılı. Siz sadece dalışa odaklanıyorsunuz ve ekipmanım nerede, nasıl temizleyeceğim, nerede kurutacağım gibi bir derdiniz olmuyor.
Ras Umm Sid Tüplü Dalışı
İlk gün Ras Umm Sid’de dalış yaptık. Bu bir kıyı dalışıydı. Kıyı dalışı olmasının yanı sıra aslında bir deneme dalışı diyebiliriz. Burada rehberiniz sizin yüzerliliğinizi ve tecrübenizi gözlemleyip diğer dalış noktalarında dalıp dalamayacağınıza karar veriyor. Bu konuda dalış yaptığım teknelerde ettiğimiz sohbetler olsun, internette yazılanlar olsun çok fazla bilgi edindiğim için aklımda elbette bir bilgi çöplüğü mevcuttu. Bu yüzden dalış öncesi biraz endişeliydim. Endişem şuydu aşağıda ya bir resife zarar verirsem, ya bir balığı izlerken yapmayacağım bir şey hakkında rehberim benim için ön yargı oluşturursa gibi endişelerim vardı. Fakat su altını gördükten sonra aklımdaki her şey uçup gitti diyebilirim. Fakat su altına geçmeden önce kıyı dalışı yapacağımız konumu anlatalım.
El Fanar Beach’te Hazırlık
Dalış yapmak için Google Maps’ta El Fanar Beach olduğunu gösteren bir konuma geldik. Bu konumda yukarıdaki fotoğrafta gördüğünüz gibi tüplerin koyulacağı yerler, oturma yerleri vs. mevcut. Her dalış merkezi için ayrılmış bir yer var. Dalış merkezleri burada hazırlıklarını yapıyor ardından suya gireceğimiz iskeleye kadar yürüyüruz ve suya buradan giriş yapıyoruz. Fotoğrafta gördüğünüz kasaların içindeki malzemeler bizim dalış malzemelerimiz. Biz dalış noktasına gelmeden onlar hazır bir şekilde bizi bekliyor oluyor. Gerçekten ışınlanıyorlarmış gibi. Gayet başarılı. Dalış hakkında brifing bu noktada veriliyor. Dalış noktası hakkında çok güzel bir haritalama yapmışlar ve dalışın nasıl gerçekleşeceği, dalış sırasında nelerle karşılaşabileceğimiz vs. bu brifingte görsel destekli olarak çok güzel anlatılıyor. Dalış brfinginden bir görüntü aşağıda. Furkan abim bazı anları çok güzel videolamış. Fakat kurgu için gerekli teknik altyapı, kurgu bilgisi ve bu işten para kazanacağım bir alan olmadığı için sadece yazarak anılarımı kaydetmeyi daha makul görüyorum. (Para kazanmak önemli hacı…)
Hiç Akvaryumda Yüzdünüz Mü?
Dalış yaptımız bölge şnorkelle yüzmeye gelenlerle dolup taştığı için suya girerken çok dikkatli olmak gerekiyor. Çünkü birisine zarar verme riskiniz çok yüksek, şnorkelli yüzücüler sizin üzerinizde taşıdığınız ağırlığın ve hareket kabileyetinizin pek farkında değiller bu yüzden onlar da tedbirsiz hareketler yapabiliyorlar. Suyun altına indiğinizde ise her şey değişiyor… Hani bir elektronik mağazasına gittiğinizde televizyonların bir koruma ekranı olur. Renklerin ne kadar canlı ne kadar parlak gösterdiğini göstermek için orada bir deniz altı videosu yayınlanır rengarenk balıklar, rengarenk resifler olur. İşte suyun altı da tam olarak böyle bir yer. Abarttığımı düşünüyor olabilirsiniz. Abartmıyorum hatta belki eksik bile söylüyor olabilirim. Kelimeler anlatmak için kifayetsiz… Bu yüzden gelişi güzel kullandığım instagram hesabına bazı görselleri ekleyeceğim. Fakat yine de GoPro’yu tam anlamıyla kullanamadığım için (lens ayarları vs.) görseller çok kaliteli değil ama yine de Google’a sharm yazdığınızda bu mükemmel görüntülerle karşılaşacaksınız.
Kasım ayında gitmiş olmamz sebebiyle su altı çok fazla canlı değilmiş. Bu canlılık daha eksantrik canlılar için geçerli mesela sezonunda gitmiş olsak daha fazla kaplumbağa, yunus, köpekbalığı gibi canlılarla karşılaşabilirmişiz. Fakat kasım ayındaki dalışlarımızda beni oldukça tatmin etti çünkü kendimi belgeselerdeymiş gibi hissettim. Su altı o kadar güzel ki neresini anlatsam, nasıl tasvir etsem, uygun cümleler hangileri olur bilemiyorum. Evde canlı bitkilerin olduğu bir akvaryum yaptığınızı düşünün. Şöyle baya büyük okkalı bir tank. İçerisine o kadar güzel rengarenk su altı bitkilerini özenle dizdiğinizi hayal edin. Ardından içine şu belgesellerde gördüğünüz kocaman akvaryumlarda ki balıklardan attığınızı hayal edin. Ama böyle akvaryumlarda ki gibi küçük küçük değil. Ya da küçük küçük yüzlerce rengarenk balık ve onların arasına kocaman napolyon, ay balıkları ve diğer egzotik balıklardan koyduğunuzu düşünün. Şimdi de kendi elinizle milim milim hesap ettiğiniz bu akvaryum içinde yüzdüğünüzü hayal edin. Tam olarak böyle bir deneyimdi. Suyun altındaki güzellik ile kendimi o kadar rahatlamış hissettim ki, o renkler, canlıların hareketliliği ve suyun zaten her zaman üzerimdeki sakinleştirici etkisiyle sudan çıktığımda yeniden doğmuş gibi hissediyordum. Hatta sudan çıktığımda eve döndüğüm vakit içinde canlı bitkilerin olduğu bir akvaryum yapma isteğiyle dolup taştım ardından saçmala Serkan akvaryum yapacam diye yazık edeceğin canlıları düşün diye kendimi durdurdum.
Neyse dalışlar bittikten sonra servisimizin bizi istediğimiz yere ya da Circle Divers’ta klasik perşembe günleri yapılan barbükü partisine götüreceğini söylediler. Tabii ki Sharm’daki ilk günümüz, ilk yorgunluğumuz ve ücretsiz yemek konusunu duyunca ilgim barbekü ve ücretsize yoğunlaştı. İlk günümüzde akşam yemeğini beleşe getirdik. Barbeküde tavuk ve yanında ortadoğuya özgü baharatlı ve kuş üzümlü pilav ve salat vardı. Hatay’dayken bu pilavların ismini biliyordum ama çok unutkanım anlaşılan. Ama bir noktada da bu çeşit o kadar çok pilav var ki hepsi birbirine benziyor ve hepsinin isimleri farklı. Bana da hak vereceksiniz. Mükemmel bir dalış, mükemmel bir akşam yemeği, bu yorgunlukla ve yarın ki dalışın hayaliyle güzel bir uyku… Demek isterdim ancak uyku hiç güzel değildi! Mısırda resmen vampirlerden bile daha aç gözlü kan emen sinekler var! (Burada aslında siyasi bir şaka yapmıştım ama sonra başımın belaya girebileceğini düşündüğüm için komik olacak ve başımı belaya sokabilecek kelime öbeğini vampirler diye değiştirdim. Malum ülkemizdeki düşünce özgürlüğü.)
Circle Divers’ın Barbekü Partisine Gittiğimiz Günkü İnstagram Paylaşımı!
Paylaşımı Instagram’da görmek için tıkla
Ekipmanlarımızı hazırladıktan sonra dalış yapacağımız yere doğru ilerlerken. Furkan abimin GoPro çekiminden bir an.
Herkesin üzerinde dalış elbisesi varken şort ve tişörtle dalışa giden iki babayiğit olarak, tişörtlerimiz ve şortlarımızla herkesin gözü üzerimizdeydi… Bunu bir çılgınlık olarak görüyorlar fakat şunlarla dalış yapmanın verdiği hazzı bilmiyorlar…
Daha bir çok şey anlatmak istiyorum ama yazıyı yazarken o konulara doğru akmadığı için giremedim ya da aklıma sonradan geldi ve eklemek için üşendim. Bir kaç video eklemek istedim fakat videoların kalitesini mahvettim. Çok amatör oldu. Yine de geçmişten bir hatıram ve ben bunları canlı canlı gördüm tanık oldum. Videoları her izlediğim de o balıklara ne kadar yakın olduğumu, su altında resifleri izlerken kendimi nasıl hissettiğimi hatırlıyorum. Üzerinden bir ay geçti ve acaba tekrardan ne zaman gidebilirim diye düşünmeye başladım bile…
Serkan Dinç sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.
2 Comments
Kaleminize sağlık. Çok güzel bir yazı olmuş…
Teşekkür ederim