The Blacklist 3. Sezon 12. Bölüm (The Vehm)

Offf offf offf… 3. sezonda 11 Muhteşem bölümden sonra böyle bir bölüm izlemek açıkçası biraz eziyet oldu benim için. Açıkçası 3. sezonun tartışmasız en vasat bölümlerinden birisiydi diyebilirim. Tam 30 dakika bölümün sonuna doğru bir şey olacak vay canına diyeceğim diye bekledim. Ama boşuna bekledim be abi, hiç bir bok olmadı. Tam aksine bütün beklentilerimi klozete döktü ve üstüne de sifonu çekti… The Blacklist için bu bölüm Red’in kendi tabiriyle gelecek olan savaş için yatırım yaptığı bir bölümdü. Fakat bizleri üzdü…

The Blacklist Aram

The Blacklist’tin 3. sezon 12. bölümünde beni etkileyen pek bir şey olmadı. Onun yerine eskiden beri sorguladığım bir kaç şey tekrar aklıma kazındı. Mesela bunlardan bir tanesi Aram ve Navabi ile alakalı. Navabi’nin diziye ilk girdiği günden beri bu aklımı kurcalıyor. Ya ikiside İran’lı ve ikisi de hemen hemen aynı bakış açısına sahip. İkiside Müslüman’mı açıkçası pek dikkat etmedim. Hatırlayamıyorum. Fakat dediğim gibi birbirlerine çok fazla yakışıyorlar. Hatta Navabi Ajan Keen kaçak durumdayken Ressler ile yatması beni derinden yaraladı ve bunu Aram’a yapılmış büyük bir saygısızlık olarak gördüm. Cidden çok üzüldüm anlatamam ya… Bu bölümde de Aram’ın Navabi için yaptığı şeyi görünce acaba diyorum içinden Navabi’ye karşı bir şey besliyor mudur diyorum fakat Aram’da öyle bir kişilik var ki dünya barışını tek başına sağlayacak sanki. Dünyadaki herkesi seviyor, koruyor ve kolluyor. Hümanist bir kişilik bu yüzden açık açık aha bu adam şunu kesin seviyor demekte zorlanıyorum. Acaba ben mi çok dolaylı düşünüyorum yoksa senarist mi çok dolaylı anlatıyor bilemedim.

Neyse Aram’dan baya söz ettik. Fakat kendisi bence söz edilmeyi oldukça hak ediyor. Fakat dizinin diğer beğendiğim sahnelerini de anlatmak istiyorum. Dizi başlangıcında Reddington abimizi ekibe yeni bir suçlu hakkında brifing verirken görüyoruz. Fakat tam suçlu değil. Suçlular demeliyiz. Brifing bittikten sonra Ajan Cooper Red’inn yanına gelerek geçen bölümde Liiz’i tekmeleyen adamı aradıklarını söylüyor. Fakat Red’in öyle bir umursamaz cevabı var ki altında bir bokluk olduğunu en öküz adam bile anlar gibime geliyor. Dizinin ortalarına doğru bu öküzlüğü tam olarak görüyoruz. Şahsen kişisel olarak bunu yapmak istediğim hafta bir iki kişi oluyor fakat Red gibi bir abi olamadığımız için tabi hava civa… Fakat ben Red’in yerinde olsam direk öldürmezdim. Gerçi oda tam olarak direk öldürmüyor fakat öldürüyor yan. Ben olsam en az bir yıl süründürürüm. Günah münah ama başka türlü sinirim geçmez herhalde. Kesin işkence yapardım. Evet evet yapardım.

Bunların dışında dediğim gibi bölüm vasattı acaba başka şeyler için bir tohum ekilmiş olabilir mi diyorum ama Red zaten gelecek için bir yatırım olduğunu söylüyor ama büyük bir yatırım olarak göremedim ben. Gerçi ben görseydim Red’in yerinde ben olurdum. Ama ben değil, o orada…