How to Sell Drugs Online: 2. Sezon Eleştirisi

Büyük ihtimalle üşengeçlikten ve pek zaman bulamadığımdan dolayı birinci sezonu izledikten sonra hakkında hiç bir şey yazmamışım. Fakat ikinci sezonu izledikten sonra keşke birinci sezonu yazsaymışım çünkü yazılmayı daha çok hak ediyor gibisinden bir algı oluştu. Gerçi öyle çokta büyük bir efsane değil kendisi. Genellikle herkesin zaman geçirmek için açıp izlediği fakat çoğu bölümün su gibi akıp gittiği biraz Türk entrikasına sahip biraz Amerikan kültürü içeren avrupai bir dizi. Yaz tatilinden Amerika’ya giden sevgilisinin döndüğünde biraz zaman isteyip bir torbacıyla takılmasından dolayı uyuşturucu ile tanışan Moritz adlı karakterin, tekerlekli sandalyeye mahkum olan arkadaşı Lenny ile birlikte gerçekleştirmeye çalıştıkları bir startup’ı online uyuşturucu mağazasına çevirip başına gelenleri anlatan dizi dediğim gibi çoğu zaman su gibi akıp gidiyor. Bir Narcos değil tabi ki ama günümüz teknolojileri ile birlikte neler yapılabilir yada yapılıyordur hakkında biraz ufuk açan bir dizi. Birinci sezonunun konusunu açıkladım şimdi ikinci sezona geçelim.

İkinci sezonda uyuşturucu satıcılığından sıyrılmak isteyen ekip kendi içinde bir birine ihanet edip, aslında tam olarak ihanette diyemeyiz fakat fikirlerin ters düşmesi diyelim. Fikirlerin ters düşmesi sebebiyle bazı bedeller ve bir birlerine bazı saldırılar yapıyor. 2. Sezonda uyuşturucu satıcılığının biraz daha gösterişli ve cool havasını izleyeceğiz. Tabi bu havayı yakalamak için yapılan fedakarlıklarda kimi zaman canımızı sıkacak fakat bu şaşalı hayata yavaş yavaş alışan gençlerin kendi içinde patlak veren yalanlardan dolayı ayrılma noktasına geliyor. Ve burada sezon finaline yaklaştıkça arkadaşlık bağlarının neye rağmen devam ettiğini, gerçek ihanetin ne olduğunu sorgulamamız gerekiyor. Moritz ekibine yalan söyledi, tamam Moritz’i suçlamakta haklılar fakat Moritz’in yaptığı fedakarlıklara rağmen Moritz bu muameleyi hak ediyor muydu bunu hiç düşünecekler mi?