Kibarlık Budalası Tiyatro Oyunu Yorumum

Kibarlık Budalası Tiyatro Oyunu başrollerini Haldun Dormen, Göksel Kortay ve Hakan Altıner’in paylaştığı 17. Yüzyıl Fransa’sında tüccarlıktan zengin olmuş bir babanın, soylu olmak isteyen evladının, bu asil emeller doğrultusunda nasıl maskara olduğunu, etrafındaki insanlar tarafından nasıl oyunlara getirildiğini, asıl dostların bizi övenler mi yoksa eleştirenler mi olduğunu, bazen doğruyu yapmak için çeşitli dalaverelere başvurmak gerektiğini gösteriyor. Moliére’in oyun ile aynı ismi taşıyan kitaptan uyarlanan Kibarlık Budalası’nı Kedi Sahne Sanatları bizlerle buluşturuyor. Bu tiyatro oyununu pandemi zamanında erişimi sınırlı olan tiyatroları bizlere online olarak getiren Seyretix gibi girişim sayesinde izlemiş bulundum. Ve şuda bir gerçek, şu an da Hatay’da ikamet ediyorum, Pandemi olmasa dahi bu tarz kaliteli oyunları burada izlemek bile büyük şans…

Kibarlık Budalası Tiyatro Oyunu – Haldun Dormen Sahnede

Sahnede Haldun Dormen

Kibarlık Budalası Tiyatro Oyunu, Türk Tiyatro oyuncuları arasında efsanelerden olan Haldun Dormen, Göksel Kortay ve Hakan Altıner gibi usta isimleri kadrosunda barındırıyor. Son söylemem gereken şeyi ilk söylemek istiyorum. İpek Kadılar’ın uyarladığı, Hakan Altıner’in yönettiği Kibarlık Budalası olmamış. 600 Küsür oyunu bu şekilde oynamış olduklarına inanmıyorum. Kaldı ki geçmiş yorumları okuduğumuzda oyundan birçok etkenin çıkartıldığı anlaşılıyor. Ancak günümüz şartları altında daha fazla oynanmasında sakıncası olan bir tiyatro oyunu. Seyretix’te, Kibarlık Budalası’nın afişinde Haldun Dormen‘i gördüğümde aklımdan geçen tek şey, emekli olmadan önce sahneye yıllarını vermiş üstadı sahnede görmem gerektiğiydi. Ne kadar bilgisayar ekranı arkasında olmuş olsa da Haldun Dormen gibi bir üstadı sahnede görme ayrıcalığına erişmek istiyor insan. Bu yüzden ne kadar yaşlı olduğunu düşünmeden, kötü yorumlar olacağını tahmin ederek yorumlara hiç bakmadan online biletimi aldım ve izledim. Tiyatro oyunu gerçekten çok kötüydü ama en azından Haldun Dormen’i sahnede gördüm diyebileceğim. Eğer fiziksel olarak izleme fırsatım olursa, mutlaka bilet alıp tekrar giderim. Fakat oyunda ciddi anlamda geliştirmeler yapılmalı.

Kibarlık Budalası Tiyatro Oyunu

Kibarlık Budalasına Yeni Güncellemeler Gerekiyor

Oyunun uyarlandığı kitabı okuyup, orijinal metin ile tiyatro oyununu da karşılaştırmak istiyorum. Oyun bitip, oyuncular sahneye selam vermeye çıktıklarında aklıma takılan konu; gerçekten kitaptan uyarlanmış mı yoksa kitap olduğu gibi tiyatro oyununa aktarılmış mı? Çünkü uyarlanan oyunları biliyoruz. Bertolt Brecht, Pierre Henri Cami gibi isimlerin etkisi altında Ortaoyuncular‘ın performansıyla, Ferhan Şensoy’un kaleminden oyunlar izledik, Genco Erkal’ın Merhabası başta olmak üzere diğer oyunları kendilerini belli etmekte, Erdal Beşikçioğlu‘nun sahneye koyduğu hem yönetip hem de oynadığı tek kişilik oyunu Bir Delinin Hatıra Defteri‘ni izledik. Bunlar uyarlama biliyoruz. Günümüze göz kırpmalarını, göndermelerini ve dilin akışkanlığı gayet kendini belli ediyor. Fakat Kibarlık Budalası oyunu sanki pek uyarlanmış gibi değil hâlâ 17. Yüzyıl Fransa’sındaki entelektüel çevreye hitap ediyormuş gibi…

Kibarlık Budalası Tiyatro Oyunu

Oyun İçerisindeki Anlatımlar ve Geçişler

Hak vereceksiniz ki görsel sanatlarda ilk olarak mekân, tasarım ve kostümler seyirciyi etkilemek için çok önemlidir. Özellikle Erdal Beşikçioğlu’nun Fahrenheit 451 tiyatro oyununda sahnenin ne kadar profesyonel kullanılabileceğini gördüm. Kibarlık Budalası tiyatro oyununun da ise maalesef bunu göremiyorum. Az sayıda dekor ile minimalize edilmeye çalışılmış gibi dursa da sahneyi olduğundan daha büyük gösteren dekorlar oyuna yavanlık katıyor. Ardından görsel etkiyi geçtikten sonra Hakan Altıner’in oyunu, oyuncuları anlatımı sahnedeki enerjisi izleyiciyi adeta oyundan düşürüyor. Tiyatro kültürü ile yeni tanışan biri olarak; Devlet tiyatroları, özel tiyatrolar kadar beni etkilemiyor. Büyük bir ihtimal oyunculuklarla alakalıdır diye düşünüyordum ve bu oyunu gördükten sonra gerçekten de kararımı verdim. Oyunculuklarla alakalı. Konusu güzel bir konu olmasına rağmen oyunculuklarla yavan kalmış ve ne zaman bitecek diye sürekli mouse oynattığım bir oyun izledim.

Kibarlık Budalası Tiyatro Oyunu

Gençlerin Hakkını Vermek Lazım

Haldun Dormen ve Göksel Kortay’ı yaşlarından dolayı eleştirmek istemiyorum. Çünkü onların yaşlarında sanat ile uğraşmaları bile saygıyı hak ediyor. Haldun Dormen‘in kelimeleri yuvarlaması, hızlı konuşması bazı yerlerde mikrofon aksaklıkları görmezden gelinebilir. Göksel Kortay’ın etkileşimde geç kalması görmezden gelinebilir fakat Hakan Altıner’in yavanlığı konusunda hayal kırıklığı yaşadım. Yaşadığım hayal kırıklığına rağmen başta Damla Cercisoğlu’nun hayat verdiği Nicole karakteriyle gösterdiği performans beni diri tuttu. Özellikle gençlerin baş başa kaldığı sahnelerde Damla Cercisoğlu’nu izlemek sanki tiyatro içinde başka bir tiyatro izlemek gibi oldu. Bütün oyunun durgunluğu, yavanlığı gitmiş başka bir enerji başka bir oyun gelmişti sanki. Uşak rolündeki Efe Yeşilay’da Damla Cersioğlu kadar alkışı hak eden bir diğer isimdi.  

Ve Son Olarak Kibarlık Budalası

Biliyorum ki bu kadar ağır eleştiriler yapmam haddim değil, bu yorumları yapacak yetkinliğim yok. Bu yüzden özür diliyorum fakat düşüncelerimi de söylemekten geri durmak istemiyorum.

Kibarlık Budalası Tiyatro Oyunu Fotoğraf Galerisi